Bioenerjist Sinem ÜSGELEN – ÇAKRA NEDİR?

ÇAKRA NEDİR?
Çakra dendiği zaman aklınıza birçok şey gelebilir. Meditasyon uygulamaları, enerji çalışmaları veya duygusal iyileşme söz konusu olduğunda çakralara sık sık başvurulduğunu muhtemelen duymuşsunuzdur.
Çakralar enerji geçiş noktalarıdır. Her birinin bir görevi işlevi vardır ve ifade ettiği alanlar, hayatımızda temsil ettiği konular vardır. Güçlü bir enerji alanı ile var olmamız, enerjimizin bizi beslemesi için ÇAKRALARIMIZIN DENGEDE olması, her birinin aynı anda, eş zamanlı olarak dengeli çalışması gerekir. Her bir çakranın rengi, temsil ettiği konular, duygular, teması, yönettiği alanlar vardır. Ancak gerginlik, stres, büyük ya da küçük travmalar ile fiziksel rahatsızlıklar; çakralarımızdan birinin veya birkaçının bloke olmasına yol açabilir. Çakraların bloke olması ise enerjinin artık o bölgede çalışmaması anlamına gelir ve dolayısıyla bu enerjiyi yeniden dengelememiz gerekir. Böyle bir dengesizlik durumunda ise hangi çakrada blokaj varsa ona yönelik çalışmalar uygulanır ve blokajı olan çakralar yeniden dengelenir.

Çakralar, vücudumuzun enerji ve denge merkezleri olduğu için hayatın akışı içerisinde kendimizle ve dış dünyayla olan etkileşimimizi temsil eder. Ancak günlük hayatın içindeki stres, gerginlik, öz güven kaybı veya öz şevkat eksikliği gibi duygular; hem zihinsel hem bedensel rahatsızlıklara neden olabilir. Çakralardaki dengesizliğin kökeni ise çocukluk travmaları, geçmişte yaşanan olumsuz deneyimlere bağlı olabilir. Tam da bu noktada bedenimizin, ruhumuzun ve zihnimizin bütünlüğü için çakraları dengelemek büyük önem taşır. Bir çakra yetersiz çalıştığında fiziksel ve duygusal anlamda kapalı olmayı da beraberinde getirir. Gereğinden fazla çalıştığında ise kişinin hayatında baskın bir güç haline gelir ve bireye zorlayıcı deneyimler yaşatabilir.
Çakraların nasıl çalıştıklarını veya onlardan nasıl yararlanabileceğinizi anlamak için usta bir şifacı olmanıza gerek yok. Sadece nasıl çalıştıkları ve benzersiz enerjilerinin hayatınızı nasıl etkileyebileceğine dair temel bir anlayışa ihtiyacınız var. Çakranın konseptini ve hayatınızda nasıl bir yeri olacağını keşfetmek için okumaya devam edin.
Çakra kelimesi, Sanskritçe’de “tekerlek” veya “daire” anlamına gelir ve vücuttaki farklı enerji merkezlerini temsil etmektedir. Başınızın üstünden başlar ve omurganızın hemen altında biter. Duygusal ve fiziksel refahımızı etkileyen sinir demetlerine, ana organlara ve bedenimizin enerji alanlarına karşılık geldiklerinden, “açık” ve hizalı kalması gereken enerji diskleri olduklarını düşünebilirsiniz. Çakralarınız senkronize olmadığında veya dengesizlik halinde, fiziksel, duygusal, zihinsel ve ruhsal sağlığınızı olumsuz yönde etkilenebilir.
Bu enerji meridyenleri, evrende oluşan bütün zıtlıkları bir araya getirme ve onları dengeleme konusunda bir köprü görevi üstlenir. Dolayısıyla çakralarımızı dengelemek, hayat kalitemizi arttırır ve bizi daha farkındalıklı insanlar haline getirir.

Şimdi biraz çakraları ve içeriklerini tanıyalım.

 

 

1.KÖK ÇAKRA
Kök çakranın yüksek enerji seviyesini hayatınız için verimli bir şekilde kullanabilirsiniz. Güven duygusunun merkezidir, ortaklıklar, hayat arkadaşlığı ilişkileri, iş ortaklıkları, anne-baba/çocuk ilişkileri, kişinin patronu ile olan ilişkileri gibi kişiler arası ilişkilerinizde olumlu bir etkiye sahip olabilir. Buradaki güçlü enerjiyle, yaşamda kendini ve alanını korumak, ve kendi kimliğini bulmak gibi konularda olumlu bir etkiye sahiptir. Dünyaya sağlam bir şekilde köklenmenizi sağlar. Burası “almanın” çakrasıdır.
Taşları; akik, yakut, kırmızı yarı değerli taşlar
Mandalina, gül, bal ve neroli kök çakramızı güçlendirebilir.
GENEL: Kök çakra kendini kırmızı renkte gösterir. Hayatta kalmak ile ilgilidir. Bu nedenle hayatta kalmak becerisine sahip olmamızı sağlayan tüm kaynaklar buradadır.
YAŞAM KONUSU: Burada kişi kendi hayatının yaratıcısıdır. Bu nedenle kişinin yaşamda maddi olarak kendini güvenceye alması ve kendi kimliğini bulması gibi konuları temsil eder.
FİZİKSEL: Bu çakranın fiziksel alanları; ayak, iskelet, bağırsak, sinirler, tırnaklar, dişler, böbrekler ve kuyruk sokumu kemiğidir.
ZİHİNSEL: Psikolojik olarak kök çakranın enerjisi sorumluluk, kendine destek, kendini savunma, yaşama yeteneği, yaşama sevinci, dinçlik, hedef odaklı eylem, temel güven ihtiyacı, galibiyet ve fethetme gücüdür.
DUYGUSAL: Duyguların kontrolü burada yerini bulur, duygular için alan açılır ve özgürce ve çekinmeden yaşanır.
RUHSAL: Dengeli bir kök çakra, birinin köklü ve yaşamda güçlü olduğu gerçeğini gösterir.

2. SAKRAL ÇAKRA
Bu çakranın çalışma amacı duygusal kontroldür. Hayatımızda kurduğumuz bütün ilişkilerin kalitesi, uyumu bu merkezin kontrolündedir. Dengesizlik halinde kendi ihtiyaç ve sınırlarımızı ele almanın zamanının geldiğini gösterir. Neye ihtiyaç duyduğunuzu fark edeceğimiz alandır. Her türlü hazzın ılımlı iradesine dikkat edeceğimiz yerdir. Ilımlılık ayrıca cinsellik için de geçerlidir. Ne dışlamalı, ne bastırmalı, ne de aşırı derecede yaşanmalıdır. Duygular alemini temsil eder. Duygularımızı yaşamak için kendimize izin vermemiz gereken yerdir. Sevdiğiniz ve güvendiğiniz insanlarla bir olun. Yüzmek ve dans etmek daha iyi hissetmenize yardımcı olabilir.
Taşları; ateş topal, akik, heliodor.
Portakal, gül, papatya sakral çakramızı güçlendirebilir.
GENEL: Kişinin açıklık, spontanlık ve yaratıcılık alanlarını temsil eder. Dengede olduğunda kişi zevk alan ve eğlenceli bir ruh halindedir. Bu doğal olarak verimlilik ve üretkenlik sağlar. Sakral çakranın dengede oluşu kişiyi iddialı, mücadele gücü yüksek ve kendinden emin gösterir.
Bu çakranın rengi turuncudur ve göbek deliğinin altında yer alır. Yaşama arzusu, neşe, mizah aynı zamanda çocuklara olan sevgi duygusu sakral çakra ile kucaklanır.
YAŞAM KONUSU: Yaşamı sevmek ve aşık olma gelişimini temsil eder.
FİZİKSEL: Bu çakranın enerjisi; dalak, bel omurgası, pelvik boşuk, cinsel organlar, cilt, tat alma duyusu ve sıvı dengesi alanlarında bulunur.
Burada kendilerine yer bulan konular; her türlü duygusal zevk ve duygusallık, beslenme ve yiyeceklerden enerji alımı, canlılık ve enerji üretimidir.
ZİHİNSEL: Sakral çakra kişinin ne kadar eğlenceli, yaratıcı, özverili ve zevkli ne kadar iyimser olduğunu ve ayrıca affedip affedemediğini gösterir.
DUYGUSAL: Dengeli bir sakral çakra kendini duygusal güç ve zeka, duyguları algılama, hissetme ve ifade etme becerisiyle ifade eder.
RUHSAL: Güçlü sakral çakra canlılık ve yaratıcı güç üretir.

3. SOLAR PLEKSUS ÇAKRASI
Buradaki yüksek enerjiyle kendinize, yüksek benliğinize ve yaşam vizyonunuza kolaylıkla erişebilirsiniz. Dengede olduğunda sorumluluk alabilir, hedeflerimize ulaşabilir, mütevazi davranır ve çevremize değer veririz. Güçlerimizi iyi yönettiğimiz için bunu kendimizden ödün vermeden yaparız.
GENEL: Solar pleksus çakra, sakrum seviyesinde göbeğin üzerinde yer alır ve rengi sarıdır. Bırakmak, rahatlamak, hafiflik gibi konular bu çakraya bağlanır. Diğer taraftan bu çakra sınırlar ile ilgilidir dolayısıyla çevre ile ilgilenme konularını kapsar.
YAŞAM KONUSU: Burada duygusal ve zihinsel yönler birlikte çalışır. Kişinin hayattaki yerini bildiği yerdir. Bağırsak hissi ( sindirmek, bırakmak, hazmetmek) ve akıl aynı yönde olmalıdır.
FİZİKSEL: Mide, karın boşluğu, diyafram, solunum organları, karaciğer, pankreas, tükürük bezleri bu çakranın fiziksel organlarıdır.
ZİHİNSEL: Solar pleksus çakra kişinin potansiyellerini geliştirmesi için öz farkındalık, özgüven, özsaygı, cesaret ve hırs gibi nitelikleri birleştirir. Akıllı, güçlü ve sorumlu insanlar yaşamda bu şekilde ilerler. Mutluluk, dışa dönüklük, kendiliğinden olma ve duyguları ifade etme becerisi de bu çakranın kontrolündedir.
DUYGUSAL: Bu çakra dengede olduğunda sıcakkanlı hissederiz. Dışa dönük, neşeli, zeki ve rahat bir insan dünyada his, duygu ve duygusal zeka yönünden zengin bir hayat sürer. “Değersizlik” hissinin oluştuğu alandır.
RUHSAL: Ateş elementi bu çakrayı besler. Dengesizliğinde mum ya da tütsü yakılabilir. Bilinçaltının gücünün kullanımını etkiler. Aurada “duygusal beden” olarak adlandırılan alandan yönetilir.

4. KALP ÇAKRASI
Düşük enerji seviyesi halinde, kişinin kendine zaman ayırması gereken durumlar yaratması gerekir. Sauna, yalın ayak çimlerde dolaşmak, resim yapmak, dans etmek ya da sevdiğiniz bir spor aktivitesi sizi rahatlatabilir. Bunu yapmanın en iyi yolu kendinizi neşeye ya da yeni bir şeye açmaktır. Yeşil renkler ( yemek ya da bakmak) sizi yeniden şarj edebilir ve dengeye getirebilir. Ayrıca yeşim, kalsit, turmalin, zümrüt gibi taşlar ve değerli metal “altın” zayıf bir kalp çakrası için yararlıdır. Gül ağacı, portakal, greyfurt da destek olabilir. Kalp çakrası güneş gezegeni ile ilişkilidir bu nedenle güneşte olmak faydalı olacaktır.

GENEL: Tutku, dürtü, irade ve cesaret ile kişi “kalbinin merkezi”nden yaşar. Saygılı eylemler ve saygılı ilişkiler onun alanıdır. 4. Çakramızdır ve rengi yeşildir. Konum olarak kalbin üzerindedir.
YAŞAM KONUSU: Dengede olduğunda kişinin uyumu yaşamının her alanında hissedilir. Fiziksel bedenin ve fiziksel dünyanın kabulüyle ilişkilidir. Sevgi merkezimizdir. Kişi yaptığı şeyi sever, sevdiği şeyi yapar. Kendisine ve çevresine samimi bir şekilde bağlıdır.
FİZİKSEL: Kalp çakrası, vücut bölgelerini, organları ve organ sistemlerini şekillendirir. Omurga, kollar, eller, omuz ve kürek kemiği, lenf bezleri, akciğer, kalp, göğüs ağrıları, tansiyon, meme ile ilintilidir.
Kalp çakrası, dokunsal algı ve bağışıklık sistemine de odaklanır.
ZİHİNSEL: Kalp çakrası geniş bir duygu ve zihinsel nitelik yelpazesiyle doludur. İnsanlarda yaratıcılık, yaşama sevinci, hafiflik ve neşe gösterir. Yardım etmeye hazır ve kibar, güven dolu, yaşamı boyunca yumuşak başlı ve barış içinde ilerler. Affetmek, şefkat ve kendini sevme yeteneğine sahiptir.
DUYGUSAL: Duygusal bakımdan açık olan bir kalp, kendisini ve çevresini ortaya koyar. Kendini sevgiye açmış bir kalp bir çok armağan kazanır. Tersi durumda kişi güven problemleri geliştirir, kolay kolay teslim olamaz, sorgular ve kabulde zorlanır.
RUHSAL: Öğesi “hava” olduğu için hafif ve hızlıdır. Daha yüksek ruhsal seviyelere kanal oluşturur. Kalp çakrası ego kurulumuna ve kişinin özüne sahiptir. İnsan kendisiyle ve her şeyle uyum içinde olduğunda fiziksel açıdan da dengelidir.

5. BOĞAZ ÇAKRA
Buradaki düşük enerji kendini korku, içsel dengesizlik ve amaçsızlıkla gösterir. Dengesizlik olduğunda odaklanmamızın zamanıdır.
Bu çakranın rengi mavidir. Açık mavi, turkuaz renkler, lapis lazulli, akuamarin ve safir gibi taşlar yardımcı olur. Portakal, dereotu, adaçayı, lavanta ve yasemin otları da destek sağlayabilir.
GENEL: Kişinin sesini dış dünyaya taşıdığı yerdir.
YAŞAM KONUSU: Kişinin kendi düşüncesiyle ve kendi içinden geldiği gibi hareket ederek yaşamın ilerlemesi sağlanır. Duyguların davranışlara yansıdığı, kişinin sağlıklı ilerleyiş temasını taşır. İlgili duygular ile birlikte hareket etme dürtüsü vardır, bu nedenle kişinin duygularını bastırması bu çakrayı blokaja sürükler.
FİZİKSEL: Bu çakranın etki ettiği ilgili organları, boğaz, çene, boyun, kulaklar, gırtlar, tiroid bezi, akciğerler ve kan dolaşımıdır.
BOĞAZ ÇAKRASI VÜCUTTA ŞU YOLLARLA ÇALIŞIR: Duyma – Nefes Alma – Bağışıklık Fonksiyonu
ZİHİNSEL: Kendini ve başkalarını savunmak bu çakranın niteliğidir. Eğer dengedeyse söylenmesi gerekenler saygı ve özgüven ile söylenir. Zamanlama yönetimiyle diğer kişinin alıcı ve açık olduğu ya da en azından çatışmayla başa çıkabileceği tutarlı bir an gözetilir.
DUYGUSAL: Bu çakra dengede olduğunda huzur ve hafiflik söz konusudur. Kişiye onu neyin harekete geçirdiğini söyler ve kalbinin nereye gideceğine karar verir.
RUHSAL: Bilincin genişlemesi onunla gerçekleşir. Daha yüksek seviyelere bağlantı nedeniyle insanda hakikat, bilgelik, ruhsal gelişim ve idealizm gibi gelişmiş özellikler ortaya çıkar.
Müzikal – sanatsal yetenekler burada ifade edilir. İletişimdeki açıklık, güzel yazmak, konuşmak sanatı boğaz çakrası için bir kanaldır.
6. ÜÇÜNCÜ GÖZ ÇAKRA
GENEL: Koyu mavi, koyu mor, özellikle çivit mavisi rengidir. Güçlü alın çakrası olayları şekillendirmeye olanak sağlar. Yaratıcılığınızı seçtiğiniz nesneye veya temaya kolayca aktarabilirsiniz.
Kaya kristali, azurit, sodalit ve indigo safir taşlarıdır.
Melekotu kökü, mine çiçeği, limon otu ve sedir otları da destek sağlayabilir.
YAŞAM KONUSU: Yaşamın anlamını kavramayı ve onu yaşamayı seçtiğimiz yerdir. Duyguların ve aklın dengesiyle “Nereye gitmek istiyorum?” ve “Yeni görüşlere izin verebilir miyim?” gibi kısa ve öz sorular ortaya çıkar.
FİZİKSEL: Bu çakranın ilgili organları; baş, beyin, gözler, kulaklar, burun sinüsler, hipofiz bezidir. Ayrıca altıncı hissin kullanımı, duyular ve algılamayı içerir.
ZİHİNSEL: Güçlü bir 3.göz çakrası bilinçli ve net liderlik yeteneği demektir. Sezgi, hayal gücü ve bilgelik gücü ön plandadır. Dengede olduğunda gerçeklere odaklanılır.
DUYGUSAL: Kişinin içsel olarak kendini huzurlu ve mutlu hissettiği yerdir.
RUHSAL: Kişinin ruhsal seviye bağlantısıdır. Manevi rehberliğe ve daha yüksek ruhsal seviyelere erişim sağlar. Ayrıca bu çakra basiret ve vizyonu şekillendirir. Zamanı yönetmek ve iyi kalitede kullanımı başarılabilir.

7. TAÇ ÇAKRA
Burası ruhsal bölge çakrasıdır. Kişinin sessiz dünyasındaki halidir. Kendi kendini sorgulayabilmesi, iç sesini duyabilmesidir.
GENEL: Taç çakranın konumu, baştaki en yüksek noktadır ve rengi mor / beyaz dır.
YAŞAM KONUSU: Dirençten duruluğa, teslimiyete kadar olan evrimi gösterir. Ruhsal olarak gelişmeyi, her şeyle bir olma halini, evrenle kişisel ve genel bağlantıyı gösterir. Geleceğin şekillendiği, tasarım ve gerçekleştirmenin uygulandığı yer burasıdır.
FİZİKSEL: Fiziksel ilgi alanları; beyin, merkezi sinir sistemi, epifiz bezidir. Taç çakra bilinçli beyin fonksiyonlarının uyarılmasını, sinir sisteminin canlandırılmasını ve hormonların kontrolünü temsil eder.
ZİHİNSEL: Taç çakra en mükemmel hali, ruhani liderlerde görülür.
RUHSAL: Bu enerji “en yüksek” titreşimdir ve sessizlik, huzur, şükran, iç görü, lütuf ve maneviyata tanıklık eder. Kişi “şu anda” yaşar. Artık hizmet etmeyen eski kalıpları çözerek yer açar, ihtiyacı olmayan duygusal bağların kopmasına kolaylıkla izin verir, ruhsal uyanışın gerçekleştiği yerdir.

Ayrıca kontrol Edin

KARAN TUGAY GÖNENÇ – KURUM İÇİ GİRİŞİMCİLİK RUHUNU VE İNOVASYON KÜLTÜRÜNÜ PEKİŞTİRMEK ADINA ŞİRKETLERİN UYGULAMALARI

KURUM İÇİ GİRİŞİMCİLİK RUHUNU VE İNOVASYON KÜLTÜRÜNÜ PEKİŞTİRMEK ADINA ŞİRKETLERİN UYGULAMALARI Girişimcilik Girişimcilik, aslında içinde …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.